“Umuyorum ki, Sakıp Sabancı oluruz. Mustafa Kemal Atatürk oluruz.”
Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Toplumsal ve Siyasal Bilimler Programı Mezunu Selahattin Selşah Paşalı, Sabancı Üniversitesi 2007-2008 Mezuniyet Töreni'nde bir konuşma yaptı.
Lisans Mezunu Selahattin Selşah Paşalı, "Arkadaşlarım, beni çağırıp başımdan geçen trajikomik başarısızlık hikâyelerini anlatmamı isterler. Bugün sizlere yine böyle bir hikâye anlatmak istiyorum." diyerek sözlerine başladı. Paşalı, üniversitenin birinci sınıfında başından geçen hikâyeyi anlattığı konuşmasıyla konukları kahkahaya boğdu.
Francis Fukuyama'nın makalesi beni çok rahatsız etti. Tepkimi belirtmek üzere kendisine elektronik posta yolladım.
"Bundan üç yıl önce, üniversitenin birinci sınıfında ikinci dönemde Toplumsal ve Siyasal Bilimler dersinin sınavına hazırlanıyorduk. Sorumlu olduğumuz makalelerin birini okurken çok rahatsızlık hissettim. Bu makalenin yazarı dünyaca ünlü Francis Fukuyama'ydı. Tepkimi belirtmek üzere kendisine bir elektronik posta yolladım."
Francis Fukuyama'dan mesaj var.
"Ardından, ertesi gün sınav hazırlıklarına devam ederken elektronik postalarımı kontrol etmeye başladım. Gördüm ki bir elektronik posta var, yeni. Gönderen Francis Fukuyama. Konu ise Paşalı'ya cevap. Büyük bir heyecanla okumaya başladım kendisinin cevabını. Ama okudukça yerin dibine girdim. Çünkü kendisi kısacası ‘Sen kimsin ki beni eleştiriyorsun. Önce hocalarına danış, sonra benimle uğraş’ diyordu. Çok moralim bozuldu. Sınava çalışacak halim kalmadı. Kendisine özürler dolusu mütevazı bir elektronik posta yolladım."
Arkadaşlarım sınava hazırlanmak için Fukuyama'yı okuyorlardı. Ben kendisiyle mesajlaşıyordum.
"Aradan kısa bir süre geçti, birkaç saat geçti. Benim mütevazı cevabıma istinaden yeni bir elektronik posta daha geldi, Fukuyama'dan. Tabii dünyaca ünlü bir profesör ve sürekli elektronik posta geliyor. Kendisini okumaya başladım. Kendisi önceki agresif cevabından dolayı üzgün olduğunu söylüyor ve beni Haziran'da Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlenecek konferansa davet ediyordu. Ben çok mutlu oldum, şaşırdım. Epey bir havaya girdim. Nihayetinde arkadaşlarım Fukuyama'yı okuyorlardı sınava hazırlanmak için ben kendisiyle mesajlaşıyordum. Hatta sonunda o kadar havaya girmişim ki artık arkadaşlarım müdahale etme gereksinimi duydular. İtiraf ettiler ki, o cevaplar Francis Fukuyama'dan değil o cevapları kendileri yazmışlardı."
Lisansüstü programından kabul aldım. Bana hoş geldin mesajı geldi. İmza: Francis Fukuyama. Kontrol ettim bu sefer doğruydu.
"Aradan yıllar geçti. Ben Ekonomi okumak yerine Toplumsal ve Siyasal Bilimler okumaya devam ettim. Başarılı bir eğitim hayatından sonra güzel bir lisansüstü programından kabul aldım. Bu kabulden sonra beni kabul eden departmanın başı bana bir elektronik posta yolladı. Beni kutlayan, aramıza hoş geldiniz mesajı veren. Bunun altındaki imza Francis Fukuyama'ydı. Ama bu sefer çok kontrol ettim, doğruydu, gerçekti. Departmanın başı Francis Fukuyama."
"Sizin için bir temennim var."
Sabancı Üniversitesi'ndeki değişim ve gelişime vurgu yapan Toplumsal ve Siyasal Bilimler Programı Mezunu Selahattin Selşah Paşalı sözlerine "Sizin için bir temennim var. Umuyorum ki bizler isimleri sadece mezar taşlarında yazan insanlar olmayız. Öncelikle bize hayatı mümkün kılan dünyaya, sonra bize kimlik veren ülkemize sonra da içinde yaşadığımız topluma ve çevremizdekilere faydalı bireyler oluruz. Umarım ki, arkamızda kendimizden eserler bırakırız. Sakıp Sabancı oluruz, Mustafa Kemal Atatürk oluruz. Sizlerle okumak benim için bir onurdu. Burada aramızda olamayan öğretim üyeleri ve öğrenci arkadaşlarımız var. Onları da rahmetle anıyorum. Konuşma fırsatını bana verdiğiniz için sizlere çok teşekkür ederim" diyerek son verdi.